18 Eylül 2012 Salı

Açık Ekran

“AÇIK EKRANIN” ÖNÜNDE AÇIKLIYORUZ:

“Çevre duyarlılığına yönelik çalışmalarını”(!) Açıkekran Yeni Medya Sanatları Galerisi’nde düzenlediği sergilerle çağdaş sanat alanına taşıyan Şekerbank, Trabzon Solaklı DEREBAŞI HES projesinin en büyük hissedarı ve gerçek sahibidir!

Karaçam-Köknar köyleri mevkiindeki HES projesiyle, köylülerin ve tüm canlıların yaşam alanlarını ellerinden alan, doğayı ve ekolojik sistemi tahrip eden, yatağında akan dereyi yok edip suyu ticarileştiren, yaşam alanını tamamen katleden projelerin altında, ekoloji konulu sergileriyle “farkındalık yaratmak” istediğini iddia eden Şekerbank imzası vardır.

Biz zaten farkındayız: Doğa ve insan düşmanı şirketlerin reklam kampanyalarında sanatı taşeronlaştırdıklarının farkındayız.

Sanatçıların suç ortaklığına sürüklendiğinin farkındayız.

Bu şirketlerin insanı, doğayı ve sanatı sadece karlı yatırımları için “hedef odaklı” birer araç olarak gördüklerinin farkındayız.

Trabzon’da jandarma ve polisin uyguladığı acımasız şiddetin, İstanbul’da Şekerbank’ın “açıkekran”ında sergilenen sanatla perdelendiğinin de farkındayız. Ve bu utancın parçası olmayı reddediyoruz.

Sanatçılar ve sanat alanının emekçileri olarak bu ve benzeri iki yüzlülükler için araçlaştırılmayı kabul etmiyoruz. Türkiye’de süren özgürlük ve yaşam mücadelelerinin farkındayız ve onların bir parçasıyız. Şekerbank’ın karlı yatırımlarının değil, çocuklarımızın geleceğinin yanındayız. Parçası olduğumuz doğaya karşı sorumluluğun yanındayız. Bütün bunlara sahip çıkan, mücadele eden Karaçam-Köknar köylülerinin yanındayız.

Şekerbank ve benzeri şirketlerin, doğayı metalaştıran ve yaşamı yok eden projelerini bizleri kullanarak, sanatı paravan yaparak meşrulaştırma çalışmalarına ortak olmayacağımızı kamuoyuna bildiririz.

20 Eylül 2012 saat: 16.30’da sizleri sanat ve sermayenin iş birliğine “içten bakış” için Şekerbank Feneryolu şubesi önünde yapacağımız performansa davet ediyoruz.

Kamusal Sanat Laboratuvarı

17 Eylül 2012 Pazartesi

Streetart Festival Istanbul

16 Eylül'de Streetart Festival İstanbul sırasında Kamusal Sanat Laboratuvarı ve aşağıda imzası bulunan festivale davetli gruplar bir protesto gösterisi gerçekleştirdiler. Ali Ağaoğlu, Kadir Topbaş, Ahmet Misbah Demircan gibi isimlerin festivalden memnuniyetlerini dile getiren ironik afişlerle galeriye dönüştürülmüş yıkıntıyı gezdiler. Güvenlik gözetiminde gerçekleştirilen eylemle tepkilerini dile getirdiler.

Kamusal Sanat Laboratuvarı
İmece Toplumun Şehircilik Hareketi
Siyasiyabend
Ssbunderground
İmdat Freni
Alatav









16 Eylül 2012 Pazar

Streetart Festival Istanbul

Yıkımı güzelleştirmek için değil, kentin içindeki isyanı ateşlemek için sanat !

Tarlabaşı’nda düzenlenen Streetart Festival İstanbul 2012’yi, kentin soylulaştırılması, pazarlanmak üzere gerçek sahiplerinden arındırılması, uluslararası sermaye için finans ve kültür merkezi haline getirilmesi projesine hizmet ettiği için boykot ediyoruz. 

Sokak sanatının gücünü, egemen kamusallığın eleştirisinden aldığına inanıyoruz. Tam da bu nedenle sanatçıların politik bir ilişkiler ağı olan kamusal alana yaptıkları müdahalelerin, toplumsal, kültürel ve ekonomik sonuçlarını gözeterek, zekice hareket etmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Yıkımın kaçınılmazlığını, sanatçının acizliğini, muhalif sanatın kurumsallaşmasını ve yok edilmesini temsil eden bu etkinliği İstanbul’un kentsel dönüşümünde yaşanan şiddetin bir parodisi olarak değerlendiriyoruz. Bize göre, Streetart Festival İstanbul inşaat ve güvenlik şirketleri, belediye, üniversite ve kültür endüstrilerinin s
uç ortaklığının sahnelenmesidir. Festival kapsamında evcilleştirilen sokak sanatı, kentsel muhalefeti, Tarlabaşı sakinlerinin yaşam mücadelesini, bölgenin gerçekliğini hiçe sayıyor. Streetart Festival İstanbul katılımcılarını, yaratıcılıktan kaynaklanan güçlerini muktedirlerin kültürüne yöneltmeye davet ediyoruz. 

Kamusal Sanat Laboratuvarı

17 Şubat 2012 Cuma

Kamusal Sanat Laboratuvarı'nın Kent Kültürünü Geliştirmekte Üstlendiği Rol

    Kentli olmak sürekli değişen bir estetik kültürün parçası olmaktır. Estetik kültür, kent içinde mekansal gelişmeler kadar yaşam alışkanlıklarının değişmesinde de etkili oluyor. Bu etki çoğu yerde ekonomi, politika ve hukuk alanlarına da yansıyor ve böylece sınırları kenti aşıyor.

    Günümüzde sanatın, estetik kültürün gelişmesinde ne kadar önemli bir rol oynadığı tartışılmaz. Bu anlamda kent kültürünü geliştirecek bir estetik kültür, ancak daha fazla kişinin sanata ulaşabilmesi yoluyla anlamlı olur. Son dönemlerde İstanbul gibi metropol kentlerin özellikle mekansal ve sosyal gelişimi kültürel ve sosyal gereksinimler doğrultusunda değil paranın akışına tabi değişmektedir.

15 Şubat 2012 Çarşamba

Müzeci'nin Çantası

     İstanbul Modern Müzesi 15 Şubat Çarşamba günü saat 19:00’da Hollanda’dan Boijmans Van Beuningen Müzesi koleksiyonundan “La La La İnsan Adımları” ve İstanbul Modern Fotoğraf Koleksiyonundan “Dünden Sonra” adlı sergilerin açılışını yaptı. Kamusal Sanat Laboratuvarı sergi açılış kokteylinde “Müzecinin Çantası” adlı dijital çanta ile performans gerçekleştirdi. “Müzecinin Çantası” başlığıyla gerçekleştirilen sessiz protestoda; bir sanatçı elindeki ekranlı bir çantayla sergi salonu ve kokteyl alanında kimi zaman çantasını yere bırakarak kimi zaman da uzun uzun bir eseri inceleyerek konukların arasında yerini aldı.