Kapitalizm kâbusunun şekillendirdiği mekânı, zamanı, çalışma koşullarını, insan ilişkilerini ve yaşamı değiştirmek için “somut düşünceler” üretmek isteyen herkese açık bir örgütlenmenin yakıcı ihtiyacı bizi bir araya getirdi.
İfade özgürlüğünün araçlarını yaratacak bir kolektif, kamusal sanat laboratuvarı kurma arzusu bizi bir araya getirdi.
Sanatı işe yaramaz bir eğlenceye, sanatçıyı saray soytarısına dönüştüren sanat pazarına mahkum olmadığımızı kanıtlama isteği bizi bir araya getirdi.
Başlamak için bekleyecek bir şeyin olmaması ve ilk adımın kendini değiştirmek olduğu fikri bizi harekete geçirdi.
Amaçlarımız:
- Gündelik hayatta sermayenin biçim verdiği alışkanlıkları, araçsallaştırılmış toplumsal ilişkileri ve tahrip edilmiş insan-doğa ilişkisini değiştirmeye aday eylemler, yapıtlar, süreçler üretmek…
- Geçici ya da kalıcı uygulamalarla toplumsal ilişkiler, deneyimler, duygular, anlar, mekanlar yaratmak için sanatın stratejilerinden yararlanmak…
- Değerlendiren, eleştiren, karşı duran, isyan eden performanslar, ironik imgeler, asi buluşlar, baştan çıkaran sesler, aklımızı başımıza getiren biçimler, gizemli sözler, ikiyüzlülüğü ele veren izler, isimsiz gölgelerle kamusal alanlar yaratmak…
- Yaşama "sanat"la biçim vermek için sanatı siyasetin aracı haline getirmeye çalışmak yerine, sanatın siyasetle ve toplumla ilişkisini yeniden tanımlamak...
- Bunun için sanatı yeniden düşünmek...
- Sanatın ne olduğunu değil ne yaptığını, neler yapabildiğini anlamaya çalışmak…
- Hem refleks eylemler hem de uzun soluklu etkinlikler üretebilen;
- İlkeleri doğrultusunda yerel ve uluslararası örgütler, sendikalar ve platformlarla birlikte çalışabilen,
- Sanatın toplumla ve yaşamla ilişkisini sorgulayan eylemler üreten bir yapıyı oluşturabilmek…
- Sanatın sorunlarını toplumsal yaşamdaki diğer sorunlarla birlikte düşünmek…
- Kültür-sanat alanının sorunlarını saptamak,
- Gerekli durumlarda bu sorunlara dikkat çekmek ve çözümler önermek-üretmek...
Bu amaçla bir araya gelen, emekten, özgürlükten, örgütlülükten, yaşamdan, doğadan ve insandan yana tavrı olan bizler;
İnsanca bir yaşamın kurulmasında yaratıcılığın hayati önem taşıdığına inanıyoruz. Yeni bir dil ve ifade biçimi yaratılmadan yeni bir yaşam önerisi getirilemeyeceğini düşünüyoruz. Bize göre sanat "yürekte, kitapta ve sokakta” yalanı yenebilmenin yoludur. Sanat duyguda, düşüncede, düşte ve gerçekte başka bir dünyanın kurulma olasılığıdır. Tam da bu nedenle sanat politiktir. Bizler üreteceğimiz “somut düşünceleri” sanatsal olduğu kadar politik birer eylem olarak tanımlıyoruz.
Hayallerimiz geleceğe dair, yolculuğumuz geleceğin koşulsuz bütünleşmiş insanıyla buluşuncaya kadar sürecek.
Kamusal Sanat Laboratuvarı